▼
29 Ekim 2014 Çarşamba
30 Ağustos 2014 Cumartesi
ESKİ YAPIM, YENİ YAYIN :)
Misafir odasındaki gömme dolabın kulpları ikide bir düşüyor, vida yeri yalama olmuş. Oraya bir iyilik düşünürken daha önce yaptığım bir çalışma aklıma geldi.
Bu çoook eski bir çalışma. Acemilik dönemlerine ait. Antredeki palto-ayakkabı dolabına yapmıştım. Sonra taşındık, orada bıraktım. Fikir olsun diye yayınlayayım dedim. Nalburdan aldığım sert plastik gibi bir şeyler, ucuz kulplardı. Fırında da hiç bozulmadılar.
Bu çoook eski bir çalışma. Acemilik dönemlerine ait. Antredeki palto-ayakkabı dolabına yapmıştım. Sonra taşındık, orada bıraktım. Fikir olsun diye yayınlayayım dedim. Nalburdan aldığım sert plastik gibi bir şeyler, ucuz kulplardı. Fırında da hiç bozulmadılar.
29 Ağustos 2014 Cuma
27 Ağustos 2014 Çarşamba
RÖLYEF GECE ÇANTASI
Dekupaj kabartma yerine, rölyef daha uygun bir isim gibi gelmeye başladı bu tarz çalışmalarıma.
Telefon, telefon kılıfı filandan sonra bir de gece çantası yaptım. Tabii çantayı hazır alıp üzerinde çalıştım. Aslında Kurasov'un bir tablosunu çalışmak istiyordum ama, ebâdı uygun bir resmini bulamadım. Adam hep ya dikey, ya da kare çalışmış. bir iki tane yatay çalışması var, onların da oranları tutmuyor, kessem resim bozuluyor.
Pek küçük görünüyor ama, telefonum, sigara tabakam, kimlik ve para sığıyor. Eh bir gece çantası için yeterli bir hacim değil mi :)))
Telefon, telefon kılıfı filandan sonra bir de gece çantası yaptım. Tabii çantayı hazır alıp üzerinde çalıştım. Aslında Kurasov'un bir tablosunu çalışmak istiyordum ama, ebâdı uygun bir resmini bulamadım. Adam hep ya dikey, ya da kare çalışmış. bir iki tane yatay çalışması var, onların da oranları tutmuyor, kessem resim bozuluyor.
Neyse. Pek bayılmasam da bu resimde karar kıldım.
Bu resmin boyutları da uymuyordu, ama sol tarafa biraz ekleme yaparak uygun hale getirdim.
19 Ağustos 2014 Salı
CUMHUR'A YENİ ELBİSE :)
Eski yazılarımı takip edenler bilir, benim CUMHUR isimli bir menekşem var. Hikayesinden ötürü pek değerlidir benim için. Her şey iyi gidiyordu (bırakın çiçek açmayı), büyümesi bile durdu. Ona bir şey olursa çok üzülürüm doğrusu. Geçenlerde Facebook'dan yardım istedim. Bazı tavsiyeler aldım. İlk yapılacak olan da üzerindeki elbiseyi çıkartmam gerektiği idi. Hemen çıkarttım, ama zavallıcığımı o çirkin siyah plastik saksıya mahkum edemem ya :))))
Altını açık bırakarak saksının kendisini iyi ettim :)))
Bu yazıyı yazarken fark ettim ki, bu onun 3. elbisesi. Ay manken mi bu? Bu kadar naz olmaz ki.
Açacaksan aç be şekerim. Hayır çiçeğin ne renk olacak bilmiyorum ki, elbisenin rengini ayarlayayım :)))
Hikayesini atlamış meraklısı için:
http://nihalerpeden.blogspot.com.tr/2013/09/cirkin-saksiya-sik-elbise-yayna-resim.html
http://nihalerpeden.blogspot.com.tr/2013/10/cumhuriyet-bayrami-hediyem.html
Altını açık bırakarak saksının kendisini iyi ettim :)))
Bu yazıyı yazarken fark ettim ki, bu onun 3. elbisesi. Ay manken mi bu? Bu kadar naz olmaz ki.
Açacaksan aç be şekerim. Hayır çiçeğin ne renk olacak bilmiyorum ki, elbisenin rengini ayarlayayım :)))
http://nihalerpeden.blogspot.com.tr/2013/09/cirkin-saksiya-sik-elbise-yayna-resim.html
http://nihalerpeden.blogspot.com.tr/2013/10/cumhuriyet-bayrami-hediyem.html
9 Ağustos 2014 Cumartesi
SEÇİM GÜNÜ GİYMEK İÇİN ATATÜRK'LÜ T-SHIRT YAPTIM
Hani çocukluğumuzdaki bayramların arefe gecesi vardı ya, bayramlıklarımız başucumuzda asılı dururdu. İşte ben o gecelerde, bir yandan uykudan kapanan göz kapaklarımı parmaklarımla açık tutup, yeni cicilerimi seyretmeye çalışır, bir yandan da uyusam da vakit çabuk geçse, hemen giyinsem halleri arasında mutlu, heyecanlı gezinirdim.
Bu gün de öyleyim. Sonunun bayram olmasını HAYAL ETTİĞİM bir gecedeyim. Pazar gününü bekliyorum, yüreğimde çırpıntılarla. Ah zavallı yüreğim, keşke çocuk kalsaydın da, sevincini heyecanına katık etseydin. Korkuyu öğrenmeseydin.
Bu seçimin önemi çok büyük. Bu öneme yakışır bir giysi istedim. Kendime Atatürk motifli bir t-shirt yaptım.
Ütüyle yapışan o pırıltılı boncukları tek tek yerleştirirken, her boncukta, ülkemizin kurtuluşu için dualar ettim.
Şimdi t-shirtüm karşımda, seyrediyorum, ümitle, heyecanla. Heyecanım sabrımı yendi, askıdayken, daha ütüsü soğumadan yayınlamak istedim. Ama seçim günü, giyinip resim çekeceğim, söz.
Bu gün de öyleyim. Sonunun bayram olmasını HAYAL ETTİĞİM bir gecedeyim. Pazar gününü bekliyorum, yüreğimde çırpıntılarla. Ah zavallı yüreğim, keşke çocuk kalsaydın da, sevincini heyecanına katık etseydin. Korkuyu öğrenmeseydin.
Bu seçimin önemi çok büyük. Bu öneme yakışır bir giysi istedim. Kendime Atatürk motifli bir t-shirt yaptım.
Ütüyle yapışan o pırıltılı boncukları tek tek yerleştirirken, her boncukta, ülkemizin kurtuluşu için dualar ettim.
Şimdi t-shirtüm karşımda, seyrediyorum, ümitle, heyecanla. Heyecanım sabrımı yendi, askıdayken, daha ütüsü soğumadan yayınlamak istedim. Ama seçim günü, giyinip resim çekeceğim, söz.
1 Ağustos 2014 Cuma
LİKÖR TAKIMI YAPTIM
Ben bu polimer kili çok seviyorum.
Bayram gelince likör kadehlerim aklıma düştü. Aaaa yoklar. Taşınırken yaptığım elemede kazayla onları da mı eledim, yoksa burada eşyalar açılırken bir yerlere mi tıkıştırdım bilmiyorum. Adada istediğim gibi bir şeyler de bulamadım. Eh o zaman yaşasın polimer kil. İstediğim gibi bir şey bulamazsam, istediğim gibi bir şeyi kendim yaparım değil mi ama :))))
Kadehlerin sonuncusunun son küçük çiçeğini yaparken aklıma düştü, bunlar üzerinde neler yaptım ben diye.
Minik çiçeğin göbeğini kaç kere iğneledim mesela. Saydım. 72 defa. Hıııı anlaşıldı, ondan balatalardan yanık kokusu geliyor. Sonra madem sıyırdım bu kadar, her şeyi sayayım bari dedim.
İşte sonuç:
11 çiçek (bazılarının yaprakları tek tek yapıldı, bunu hesaba katmıyorum :))) X 8 = 88
63 minik top X 8 = 504
3 yeşil yaprak X 8 = 24
5 yeşil dal X 8 = 40
Kadehin dibinde 5 eflatun yaprak X 8 = 40
İğneleme (Çiçek başı ortalama 80 hesabıyla) 80 X 11 X 8 = 7.040
Bunu neden yazıyorum???
Arkadaşınızın çatlak olduğunu bilin de, facebook paylaşımlarından ötürü başına bir hal gelirse, "cezai ehliyeti yoktur" diye şahitlik yapasınız diye yazıyorum. Anladınız siz onu :))))))
Haaa unutmadan, bir de, şekli güzel bir likör şişesi buldum. Onu da bunlara takım yapacağım. O bittikten sonra hâlâ buralarda olur muyum bilemiyciim :))))
Bayram gelince likör kadehlerim aklıma düştü. Aaaa yoklar. Taşınırken yaptığım elemede kazayla onları da mı eledim, yoksa burada eşyalar açılırken bir yerlere mi tıkıştırdım bilmiyorum. Adada istediğim gibi bir şeyler de bulamadım. Eh o zaman yaşasın polimer kil. İstediğim gibi bir şey bulamazsam, istediğim gibi bir şeyi kendim yaparım değil mi ama :))))
Kadehlerin sonuncusunun son küçük çiçeğini yaparken aklıma düştü, bunlar üzerinde neler yaptım ben diye.
Minik çiçeğin göbeğini kaç kere iğneledim mesela. Saydım. 72 defa. Hıııı anlaşıldı, ondan balatalardan yanık kokusu geliyor. Sonra madem sıyırdım bu kadar, her şeyi sayayım bari dedim.
İşte sonuç:
11 çiçek (bazılarının yaprakları tek tek yapıldı, bunu hesaba katmıyorum :))) X 8 = 88
63 minik top X 8 = 504
3 yeşil yaprak X 8 = 24
5 yeşil dal X 8 = 40
Kadehin dibinde 5 eflatun yaprak X 8 = 40
İğneleme (Çiçek başı ortalama 80 hesabıyla) 80 X 11 X 8 = 7.040
Bunu neden yazıyorum???
Arkadaşınızın çatlak olduğunu bilin de, facebook paylaşımlarından ötürü başına bir hal gelirse, "cezai ehliyeti yoktur" diye şahitlik yapasınız diye yazıyorum. Anladınız siz onu :))))))
Haaa unutmadan, bir de, şekli güzel bir likör şişesi buldum. Onu da bunlara takım yapacağım. O bittikten sonra hâlâ buralarda olur muyum bilemiyciim :))))
4 Temmuz 2014 Cuma
FİMO TÜRKİYE'NİN TEMMUZ AYI YARIŞMASINA KATILAYIM DEDİM :)
GÜNCELLEME: YARIŞMADAN ÇEKİLDİM.
Bu şekerlik "bırak beni gideyim" diyor, izin vermiyorum. Çok eski bir şekerlik bu. Kapağının tutma yeri kırılmıştı da, tamir etmiştim bir kaç yıl önce. Yapım aşamalarını da BURADA yayınlamıştım.
Geçenlerde kapak düşüp ikiye ayrıldı. Zaten gözüm epeydir üzerinde "bu çiçekleri değiştirsem" diye dolaşıp duruyordu. Fırsat oldu.
Şimdi efendim gelelim sadede.
Bu şekerliğin yeni hali yarışmaya girdi. Fimo Türkiye'nin facebook sayfalarında, her ay düzenledikleri yarışmanın Temmuz serisine dahil oldu :)
Oy verme işlemi gidip sayfadaki resmi beğenmek şeklinde oluyor.
Gerçekten beğendiniz ve oy vermek istediniz,o halde buyrun adres BURADA
Bu şekerlik "bırak beni gideyim" diyor, izin vermiyorum. Çok eski bir şekerlik bu. Kapağının tutma yeri kırılmıştı da, tamir etmiştim bir kaç yıl önce. Yapım aşamalarını da BURADA yayınlamıştım.
Geçenlerde kapak düşüp ikiye ayrıldı. Zaten gözüm epeydir üzerinde "bu çiçekleri değiştirsem" diye dolaşıp duruyordu. Fırsat oldu.
Şimdi efendim gelelim sadede.
Bu şekerliğin yeni hali yarışmaya girdi. Fimo Türkiye'nin facebook sayfalarında, her ay düzenledikleri yarışmanın Temmuz serisine dahil oldu :)
Oy verme işlemi gidip sayfadaki resmi beğenmek şeklinde oluyor.
Gerçekten beğendiniz ve oy vermek istediniz,o halde buyrun adres BURADA
25 Haziran 2014 Çarşamba
İLGİNÇ BİR SİPARİŞ
Bana ilginç gelen bir sipariş oldu.
Müşterim Kıbrıs'ta yaşıyor. Avustralya'da yaşadığı yıllardaki hocasının resmini Alman Bild dergisinin kapağında görünce onu hep yanında taşımak istemiş olacak ki, bu resimden telefon kılıfı siparişi verdi.
Gel de dünyanın küçüldüğüne inanma :))))
Resim ne kadar yüksek çözünürlüklü de olsa, sonuçta dergi kapağından taratılmış bir resim. Neyse ki baskıda korktuğum kadar sorun çıkmadı.
Fotoğraftan kabartma her zaman başarılı olmuyor ama siparişi veren beyin özel bir tılsımı var sanırım :) Şimdiye dek verdiği tüm siparişleri, oldukça uğraştırıcı çalışmalar olmasına rağmen, hep sorunsuz iyi işler çıktı. Bu durum, O'nun dünyaya iyi gözlerle bakan bir insan olduğu izlenimi verdi bana.
Kılıç ve beldeki metal olduğunu sandığım nesneyi gümüş varak kapladım. İlginç bir çalışma oldu. Güle güle kullansın.
Müşterim Kıbrıs'ta yaşıyor. Avustralya'da yaşadığı yıllardaki hocasının resmini Alman Bild dergisinin kapağında görünce onu hep yanında taşımak istemiş olacak ki, bu resimden telefon kılıfı siparişi verdi.
Gel de dünyanın küçüldüğüne inanma :))))
Resim ne kadar yüksek çözünürlüklü de olsa, sonuçta dergi kapağından taratılmış bir resim. Neyse ki baskıda korktuğum kadar sorun çıkmadı.
Fotoğraftan kabartma her zaman başarılı olmuyor ama siparişi veren beyin özel bir tılsımı var sanırım :) Şimdiye dek verdiği tüm siparişleri, oldukça uğraştırıcı çalışmalar olmasına rağmen, hep sorunsuz iyi işler çıktı. Bu durum, O'nun dünyaya iyi gözlerle bakan bir insan olduğu izlenimi verdi bana.
Kılıç ve beldeki metal olduğunu sandığım nesneyi gümüş varak kapladım. İlginç bir çalışma oldu. Güle güle kullansın.
18 Haziran 2014 Çarşamba
RÜYA ÇİÇEĞİ
Adı Rüya çiçeği. Çünki gerçekte böyle bir çiçek yok, varsa da ben bilmiyorum :)))
Bunlar da resimlerini çekmeyi unuttuğum küpeler. Hem de öyle bir unutmuşum ki, kolyeleri mağazada vitrinde, buncağızlar evde :))) Yarın yerlerine gidecekler.
Soldan sağa takımları:
MAVİ GALA ÇİÇEKLERİ: http://nihalerpeden.blogspot.com.tr/2014/06/eski-formlarin-yeni-yorumlari.html
ESKİ FORMLARIN YENİ YORUMLARI
İlham Amcaya nanik... Kırmızı Gala'ların farklı renge bürünmüş yeni arkadaşlarını yaptım.
Ay bunun küpeleri de var, unuttum, yarın resmini çeker altına eklerim.
Ay bunun küpeleri de var, unuttum, yarın resmini çeker altına eklerim.
13 Haziran 2014 Cuma
10 Haziran 2014 Salı
BOL ÜRETİMLİ, ÇOK RESİMLİ BİR YAYIN :)))
Biiiiir sürü iş yaptım. Birikince de yayınlamak gözümde büyüyor. Yapar yapmaz büyük hevesle yayınlardım eskiden. Heves kaçmadı ama, her seferinde öyle olaylar yaşanıyor ki, "aman da bakın ben neler yaptım" demeye utanıyorum. Hepimiz öyleyiz biliyorum. Karar veremiyorum, aslında birilerinin planları içinde, bizlerin hayatı askıya almamız da var mı?
Neyse, bu yayın neşeli olacak diye karar verdim, öyle devam edeyim. Dediğim gibi biiir sürü iş yaptım. Polimer kil mi istersiniz, resin mi, kabartma dekupajlar mı, telefon kılıfı mı, Ipad kılıfı mı, kolye mi bilezik mi? :))))))))))))
Haydi başlayalım.
Eh, bu günlük bu kadar. Gelmişken iki kelime yazıp beni mutlu edin olur mu? :))))
Neyse, bu yayın neşeli olacak diye karar verdim, öyle devam edeyim. Dediğim gibi biiir sürü iş yaptım. Polimer kil mi istersiniz, resin mi, kabartma dekupajlar mı, telefon kılıfı mı, Ipad kılıfı mı, kolye mi bilezik mi? :))))))))))))
Haydi başlayalım.
Fimo takılarımın satıldığı mağaza XL Seri'den yeni çalışmalar istedi. Bir kaç tane yaptım.
Bu mavi çiçeklerin adı MASAL. Diğerler XL'lerin resimlerini düzenlemedim. Bir sonraki yayına kalsın.
Buna benzer bir bilezik yapmıştım geçen yıl. İlham amcanın kaçtığı günlerden geçerken kendimi taklit edeyim dedim.
Ahhhh tavus kuşum. Benim meşhur tavus kuşum. Bıktı benden. "Yeter" dedi. Ben "yetmez, daha seni çoook kullanacağım" dedim. Aynı formun farklı tasarımını yaptım. Ama o benden daha inatçı çıktı (çaktırmayın o öyle sanıyor). Sallanan kuyruk parçalarının birine biraz resin bulaşmış, onu temizleyeyim de hareketsiz kalmasın diye uğraşırken, zinciri kırılıverdi. Kırılmadan önce resmini çekmişim iyi ki. Şimdilik bu resmi yayınlayayım, düzeltmek için farklı planlarım var :)))
Telefon kılıflarımın satıldığı mağazanın vitrin resmini nihayet çektim.
Sahibesi Filiz Hanım'a bir de Ipad kılıfı yaptım.
Filiz Hanım "Miki'li bir kılıf olsa" dedi.Bunu yaptım. Resmi iyi çekemedim, aslında üst üste bir kaç kat kabartma var. Pek hoş oldu. Resim çekerken vitrinin köşesinde duruyordu ama, sonra çok görünür bir yere terfi etmiş :)))
Bu da bir sipariş. Daha önce Aslanlı kılıf ve kolye isteyen Kıbrıs'lı beyden. Bu sefer eşine doğum günü hediyesi olarak Eiffel temalı bir kılıf istedi. Değişik bir çalışma yaptım. Dantel ve micro boncuklarla süsledim, zeminde mat, güller ve Eiffel kulasinde parlak vernik kullandım. Kılıfın penceresini de tersten kullandım, kılıfı açınca aile resmi görünüyor.
Çalışma sırasında :)
Bu da bir hediye. Bu sıralar resin tasarımlar yapmak hoşuma gidiyor. Henüz monte edilmemiş bir kaç tane daha var. Bekleyin beni anacığım :)))