27 Haziran 2011 Pazartesi

BİT PAZARINA NUR YAĞDIRIYORUM

Son zamanlarda hep eski defterleri karıştırıyorum. Yeni şeyler üretmediğimden mi? Bilmem. Hem evet hem hayır. Yarım kalmış, rafta birgün bitmeyi bekleyen bir sürü işim var. Polimer kilden bir adet XL serisi kolye ve bir çift küpe, bir boncuktan kolye. Bu arada yeni başladığım, beni çıldırtan bir başka boncuk işi. Akşama kadar ör gelin, sabaha kadar sök gelin durumundayım. Ya renklerini beğenmeyip söküyorum, ya bir yerde hata yapıyorum. Fimoların gazabı herhalde.
Onların bitmesini beklersem blogum da küsecek bana. O halde yine eskilere müracaat etmeli.
Bir zamanlar un ve beyaz tutkalı karıştırıp bir hamur yapardık. Şimdi tam hatırlamıyorum un ve tutkaldan başka neler eklerdik. Hatırlamamam normal, çook zaman geçti. Bahsettiğim yirmi yıldan fazla. Örneğin aşağıdaki bibloları 26 yıl önce yapmışım. Renklendirmesini sulu boyayı çok az su kullanarak yapmıştım. Ne güzel boyalarmış hiç solmamış bunca yıldır. Boyları yaklaşık 10 -11 cm.
Annem vitrininde saklamış. Vefatından sonra kardeşim bunların bende durmasını istedi.
Bunlardan 5 - 6 tane daha vardı. Bir tanesini çok iyi hatırlıyorum. Tek gözlü, tahta bacaklı şişko bir korsandı. Onu bu kadar net hatırlamamın sebebi çok komik. Kocaman gözüne, kaşlarımdan aldığım kıllarla kirpikler yapmıştım. Kirpiklerin menşeini öğrenenlerin, bana bakışlarının tuhaflaştığını görüp çok eğlenirdim.





11 yorum:

  1. Nineye bakınca aynı onun gibi gülümsedim , çok yaşayın e mi :) Elinize sağlık :)

    YanıtlaSil
  2. çok güzellermiş, geçmişte de şimdiki gibi çok becerikliymişsiniz ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  3. harika her ikisi de bayıldım hiç solmamış renkleri vernik var üzerlerinde değil mi? Peki tahta bacaklı palyaço nerede şimdi kirpiklerini pek bir merak ettim:)

    YanıtlaSil
  4. Serpil, Bilge ve Annesi, Fiamma teşekkür ederim.
    Fiamma, hayır vernik yok. Suluboya olduğundan vernik sürmemiştim. Sadece renkli adamın yeleği galiba toz seramik boyası.
    Tahtabacaklı korsan arkadaş artık bende değil. Bir arkadaşım almıştı onu ve diğer birkaç taneyi. Hediyelik eşya dükkanı vardı, orada satmış.

    YanıtlaSil
  5. El emeklerinize bayıldım..çok harika bir bloğunuz var..şöyle bir gezindim ama yeterli değil..Şu yoğunluğumu bir atlatayım,uzun uzun incelemek isterim:)Elinize sağlık..Sevgiyle kalın..

    YanıtlaSil
  6. Ellerine sağlık ...nineye bayıldım.

    YanıtlaSil
  7. Günaydın çok şirin olmuş bunlar hele ninecik süper eline sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Negoş'cuğum, çok teşekkür ederim. Sana da geç cevap yazdım, özür dilerim. Sevgiler.

      Sil
  8. 26 yıl önce miii? size bir kere daha hayran kaldım Nihal hanım. karakterler nasıl güzel nasıl şeker.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Duru'cuğum. Seni burada görünce nasıl seviniyorum.

      Sil
  9. Amaaan sevgili Noyumberry, sevgili Nefise, ben yorumlarınızı cevaplamayı nasıl da atlamışım. Çooook özür dilerim. Ve de çoook teşekkür ederim.

    YanıtlaSil

Hoşgeldiniz. Bir merhaba demeden gitmezsiniz değil mi?