Tepesini kesip köklensin diye suya daldırdığım sheflaralarım salkım saçak köklenmişler. Saksıya almak lâzım. Yapışkanlı kağıtlarımı çıkarmışken saksıyı da dandik dekupajla donatayım dedim. Bir de bir çift SESİBER KUŞU'da gelip konuverdi. Annelerinden izin istedim kalsınlar diye :)
AZ LAF, ÇOK İŞ
Polimer kil ağırlıklı, pek çok şeyin resimlenmiş yapım aşamalarını bulabileceğiniz bir blog olmasına çalışıyorum.
Internet kullanmasını bilene, açık bir okul. Pek çok hobim var ve ben bu konuda oradan çok yararlanıyorum.
Bu blog aslında biraz da borç ödemek için. Ben epey yol aldım, şimdi yeni başlayanlara da ben faydalı olayım istedim. Deneyimli arkadaşlar da blogumu severlerse, onlarla da fikir alış-verişinde bulunmak, kadayıfın kaymağı olacak :)
28 Ağustos 2011 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Eğer güzel yapana ne yaptın
YanıtlaSilselamlar Baukje
dandik falan değil, ne güzel cıvıl cıvıl olmuş.
YanıtlaSilYaaa gördün mü bak, elin bi kere bulaşınca, onu da süsleyeyim, bunu da süsleyeyim derken duramıyorsun. Kafayı yeme emareleri mi diye düşündüğüm oluyor bazen:)) Yapışkanlı kağıt gördüm mü almadan duramamak, dolapların iç kısımlarına, kutulara gözünün dikip bakmak, ayakkabı dükkanlarına girip "buyrun" diyen tezgahtara "şey, acaba boş kutularınız varsa alabilirmiyim" demek ve meşhur marka ayakkabıcıdan elinde 5 er kutu olan iki büyük çanta ile çıkmak:)) Kutu kaplayıp süslemeye bayılıyorum, deneseneeee:))
YanıtlaSilÇok güzel olmuş ellerine sağlık Se gili Nihalciğim...
YanıtlaSilAy söylemeyi unuttum. Bu kağıtlar antika. Çok eskiden bu kağıtlarla saat yapardım. Bazılarının çizimlerini yayınlamıştım. Hesapladım en az 15-16 yıllık. Ne malzeme imiş ama, hâlâ yapışkanı bozulmamış.
YanıtlaSilvaaaay o saatleri de görsek ya Nihalciğim
YanıtlaSilÇoook tatlı. Oh be.. O tavus kuşundan sonra rehabilitasyon gibi olmuştur bu. Kolay ama fonksiyonel ve şık. Ellerin dert görmesin.
YanıtlaSilhttp://hertelden-everything.blogspot.com
Oyma çıkıntılarını kullanmak nefis fikir bayıldım:))
YanıtlaSilAh Nalan'cığım yarama parmak bastın. Şimdi uzuun bir hikaye anlatayım: Yaptığım saatler İstanbul'da sadece Akmerkez'de Elit Oyuncak'da satılıyordu. İzmir'den de bir mağaza sahibi talip oldu. Tam da o sıralarda tüm modellerin (sanırım 70 civarındaydı) resimlerini çekmiş, bir fotoğraf albümü hazırlamıştım. O tarihlerde digital makine filan hakgetire. Haluk'un mağaza sahibini de tanıyan bir arkadaşı İzmire gidiyordu, albümü ben götüreyim dedi. Adamcağız giderken yolda trafik kazası geçirdi ve sizlere ömür. Elbette böyle bir durumda albümü araştırmak olamazdı. Ve o arada ben negatifleri kaybettim. Şimdi birkaç modelin kötü çekilmiş resimleri var o kadar.
YanıtlaSilGülsüm'cüğüm gerçekten haklısın. Ama yavaş yavaş yine ağır bir şeyler için gıdıklanmaya başladım.
Nedreeeet, gözünden kaçmadı değil miii? :D :D
Bence de hiç te dandik değil. Çok sevimli olmuş. Kuşlar da çok yakışmış, hiç yabancılık çekmemiş ve mutlu görünüyorlar. Ellerinize, yüreğinize sağlık:)
YanıtlaSil