AZ LAF, ÇOK İŞ

Polimer kil ağırlıklı, pek çok şeyin resimlenmiş yapım aşamalarını bulabileceğiniz bir blog olmasına çalışıyorum.
Internet kullanmasını bilene, açık bir okul. Pek çok hobim var ve ben bu konuda oradan çok yararlanıyorum.
Bu blog aslında biraz da borç ödemek için. Ben epey yol aldım, şimdi yeni başlayanlara da ben faydalı olayım istedim. Deneyimli arkadaşlar da blogumu severlerse, onlarla da fikir alış-verişinde bulunmak, kadayıfın kaymağı olacak :)

2 Ağustos 2011 Salı

TAVUS KUŞU Bölüm:4 NEREDE KALMIŞTIK ?

Küt diye bu resimleri koymak istemiyordum, ama facebook'ta paylaşınca ilk resim görünüyor




Başlamadan önce mazeretimi bildireyim. Keyfim yoktu. O yüzden buralara pek uğramadım. Gelen yorumlara cevap veremedim. Merak eden arkadaşlarım oldu, ilgileri nasıl mutlu etti beni. Hepinize çok ama çok teşekkür ederim.




Eveeet, nerede kalmıştık? :)

Sıcaklarda ve çıldırtan boyun tüylerinde kalmıştık değil mi? Planım önce o tüylü olan büyük tavuskuşunu bitirmekti, ama ben hangi plana sadık kalabilirim ki? Büyüğü bir kenara bırakıp ufaklığa döndüm.

Sevgili Fiamma'nın narçiçeği ve kum beji tavsiyesi kafamda dans edip duruyordu. Küçük olanın arka planını nar çiçeği yapmaya karar vermiştim. Resimler hep farklı renklerde çıktı, en doğru ton bu resimde. Tam nar çiçeği. Resimde pek belli olmuyor ama, üzerinde hafif renk dalgaları var. Mahsuscuktan hafif alev efekti :)

Kuyruk renklerinden biraz süs yaptıktan sonra yüzeyi düzelttim. Ah bu çok zordu, ikincisi gözümde büyüyor.

Arka plan için hazırladığım plakayı kısa bir süre fırınladım. Soğuduktan sonra zımparaladım. Tavus kuşunu yerleştirdim. Gözüme çok boş göründü. Fon renginden kabartma şekillerlerle dekore ettim. Yeniden fırına gönderdim. Bitti.
Ebadı: 24 x 28 cm




Sıra geldi diğerine...
Bunu da, kum bejinden turkuaza giden, hasır dokuma yapayım dedim. Dedim ama, ben ne zaman dediğimi yaptım ki :) İlle birşeyler karıştırıp, "böyle olsa nasıl olur acibaa" diyeceğim,
yaparken bir yandan da, "ya iyi olmazsa" diye kalp çarpıntıları geçireceğim.
Ah benim eksik tahtalarım, kaçırıp yakalayamadığım sevgili keçilerim....


Bu aşamada, artık tavus kuşunu filan hepten unutup, bitişik nizam hasır örgü yerine, seyrek bir dokuma yapmaya karar verdim. Kuyruk tüylerinin koyu renklerinden şöyle bir taban hazırladım. Bu taban, dokumanın deliklerinden görünecek ve derin bir efekt verecek.










Turkuaz ve kum bejine, fon renginin en koyusundan da ekledim ki, tabanla uyum sağlasın.
Bu skinner blend şeritleri hazırlarken başıma gelen bir sürü saçma sapan aksiliği anlatmayacağım, ama sadece şunu söyleyeyim, gece saat 12 de oturdum, sabah 8 de kalktım. (Burada tahtalar ve keçilerle ilgili cümleyi tekrarlamak gerekiyor)
Fakat doğrusu sonuçtan memnunum.
Ancaaaak, bilmem söylemeye gerek var mı, bu tavus kuşu için hiç mi hiç uygun değil. :'(
Şimdilik düşüncem; üzerine büyük, ateş kırmızısı çiçekler yapmak. Garantisi yok elbette :) Çiçek yapmak için oturup, kurbağa yapmış olarak kalkabilirim :) 



Yani, üçüncü arka planı yapmak gerek.
Dün ve bugün onunla uğraştım. Yapım aşamalarını resimleyemedim.
Ebruli ince şeritler hazırladım. Onları yanyana birleştirip bir plaka oluşturdum. Sonra bu plakayı 3x3 ebadında karelere böldüm. Bu küçük kareleri, önceden hazırladığım ve cam üzerine yerleştirdiğim plakanın üzerine, parke deseni gibi yerleştirdim. Kısa bir süre fırınladım. Parçaları yerleştirirken her birini tek tek Mod podge ile yapıştırdım. Kabarcık, şişme yapmaz diye düşünerek üzerine ağırlık koymadan fırınladım hem de. Fırından çıkarınca bir de ne göreyim? üzerinde, 2 - 3  cm çapında birkaç balon oluşmuş. Acele koştum, diğer camı üzerine yerleştirdim. Henüz sıcak olması ve çok az pişirdiğim için esnekliğini koruması sayesinde, kafamı duvara vurmaktan kurtuldum. Zımparaladım. Tavus kuşunu yerleştirdim. Bir kez daha fırınladım. Bu da bitti.
Ebadı: 26,5 x 21 cm






Bu çalışmadan çıkarılan dersler:
1. Minik minik işlerle uğraşırken, küt diye, teknik yetersizliğe düşülecek kadar büyük parçalar yapılmayacak. (Bu aşama geçildi)
2. Böyle bir "küt"e düşülürse, olmazsa olmaz şey, iyi ve ilgili sevgili blog arkadaşları. Sıkışınca "imdat" diye bağırılacak, bir çok yardım gelir. (Tecrübe ile sabit)
3. Planlı programlı işler bana uygun değil. Proje yapılacaksa, ya tam yapılacak, ya da bırak dağınık kalsın fıkrasından ders alınarak, doğaçlama çalışılacak. Tersi durumda sinir küpü olunur. (Olundu)
4. Büyük yüzeyleri zımparalamak ve parlatmak için derhal elektrikli el aleti alınacak. Aksi taktirde, "sırtım ağrıyor, belim tutmuyor, kollarım düştü" şeklinde dır dır edip, kafa ütülenmeyecek. (Zavallı Haluk'un kafası pırıl pırıl oldu)
5. Hiç bir iş için, 8 saat boyunca, popoyu sandalyeye yapıştırıp, kalkmadan çalışılmayacak. Arada bir saate bakıp, zamanın farkına varmak için gerekli önlemler alınacak. Bu yapılmazsa ayakların, beşer adet tombul sosis saplanmış mayalı hamurlar hâline gelmelerine, bacakların hipopotam bacağı formuna girişine şaşırılmayacak.
6. Renk karışımı yapılıyorsa, cimri olunmayacak. Artanın saklanabileceği, yetmeyenin delirteceği unutulmayacak. Durumun vehametine göre çeşitli çaplarda sinir krizine sebep oluyor.
7. Fotoğraf makinesi pilleri daima dolu olacak. İlkokulda bize patatesten pil yaptırıyorlardı. Buna güvenilmeyecek. Fotoğraf makinesinde işe yaramıyor.
8. Sabah giderken, çalışma masasında duran büyük tavus kuşunun üzerine "İşte budur. Muhteşem" diye not bırakan sevgili kocaya hemen telefonla teşekkür edilecek.
Ama geldiğinde koltuğa zincirleyip, toplu iğne başı kadar bir nokta üzerinde bir saatten fazla konuşup, seyretmesi için zorlama planları yapılmayacak. (Hmmmm, bu sonuncusunu en azından deneyeceğim :) Hiç değilse çaba gösterdiğimi bilsin.)

21 yorum:

  1. Varya muhteşem oldu, ellerinize gönlünüze sağlık. Çok yordu, eziyetli oldu ama değdi bence.
    Maddeleri yazıya döküp, gözümün önüne yapıştırıyorum:))

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim Sevda'cım. Gerçekten de şimdiye dek yaptığım, en uzun süren ve zorlayan iş oldu.
    Sonuçtan ben de memnunum doğrusu. Bir de resimler iyi olsaydı. Ayrıntılar kaybolmuş.

    YanıtlaSil
  3. Nutkum tutulmuş bir halde seyrediyorum. Bana saatlerce o noktadan bahsedebilirsin. Bıkmadan seyreder ve seni dinlerim:))Şimdi yeterince baktım, gidiyorum ama daha kaç kez geri geleceğim bilemem:))

    YanıtlaSil
  4. Nedret'cim, ne güzel övgülerin var. Sen gel İstanbul'a bak kaç saat anlatıyorum gör :)

    YanıtlaSil
  5. Gözlerimi kocaman kocaman açıyorum sizin yaptıklarınıza bakarken :))Hatta fotoğrafı büyütüp tekrar bakıyorum kocaman kocaman :))Tüylerin bazısının iç kısımları koyu mavi ama uç kısımları turkuaz...bazıları turkuaz başlıyor yeşil devam ediyor... bazısı çizgili..ve bu dediklerim tırnağın dörtte biri kadar falan sanıyorum.. offff.. valla lafım bitti artık nihal hanımcım gören göz anlamıştır zaten ben artık size bişey demiyecem :)))
    Bu arada mailinize bir rica mektubu attım ama dikkate almayın , zaten istediğim şeyi yapmayı beceremedim :(( Sanırım malzeme yüzünden.. ( e neyi suçlayabilirim ki başka ;) neyse, sevgiler :)

    YanıtlaSil
  6. Teşekkür ederim Serpil Hanım'cığım. Desen bloklarını yapmak zor değil, çok küçük olduklarından ve ters yerleştirmek istememdemden ötürü zor oldu.
    Mektubunuz mailimde değil, Kıvrım Kıvrım başlıklı yazıda çıktı. Cevap verdim. Sanırım korktuğum oldu. Kili birkaç gün kağıt üzerinde açık bırakın. Biraz kuruması da işe yarayabilir.

    YanıtlaSil
  7. Fuytttt Fuyyyyyyyyyyyyyyyyyyyt:))
    (Yukarıdaki Islık efektiydi efem)
    Çok güzel olmuş Sevgili Nihalciğim, o yorgunluk dediklerine uykusuz kaldığın saatlere deymiş inan, emeklerine yüreğine sağlık. Özellikle narçiçeği (Ki; canım ne zor renk hayal edip seni de bunaltmışım ahh ben :(( ) üzerindeki o tüyle bütünleşen efektlere bayıldım.Ve de zemin renginin kabartmalar da muhteşem durmuş.Doğru renkmiş en çok ona sevindim. Fon yaptığın eseri çok iyi vurguladı bence.Hazırlayıpta kullanmadığın fonun son hali nasıl onu anlamadım.Seni biraz zorlayayım bu defa çiçeğin rengine karışmam ama katmerli bir şey olsun, boyutlu ve dokulu tavuskuşunun tüyleri gibi:))
    Tavus kuşu için yaptığın üçüncü fon da muhteşem olmuş, dokusunu da rengini de çok sevdim. Nedretciğimle gelip ben de anlatacaklarını mest dinlerim vallahi:)) İnşallah bir gün tüm yaptığın eserleri bir sergide görme şansım olur.Öyle bir şansım olursa bak baştan söyleyeyim ben dokunurum yani öyle dokunmayınız ellemeyiniz yazıları falan asma boşuna:))

    YanıtlaSil
  8. hayran kaldım çok güzel ama zahmetli bir çalışma sonuç mükemmel renkler muhteşem emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  9. Sevgili Fiamma, beş dakika önce aynı ıslık sesini Banu'ya, yaptığı çok güzel kutu için yazdım :) Hoş tesadüf.
    Renk konusundaki yardımına tekrar teşekkür ederim.
    Turkuazlı fon henüz resimde gördüğün halde duruyor. Şimdilik kocaman gelincikler hayal ediyorum, ama dedim ya bilemem sonunda ne yapacağımı :)
    Ne güzel olur gelseniz. Ne fikirler, güzellikler uçuşur havada. Bunu ciddi ciddi düşünün ne olur.
    Bak şimdi bir köy hayalim vardı, şimdi bir de sergi hayali sokma kafama. Çok isterdim ama, bu hızla çalışarak kimbilir kaç yılda malzeme birikir, kolye küpe gibi çabucak yapamıyorum ki.

    Sevgili Gönül Hanım,
    Güzel övgülerinizle gider iki tane daha yapmaz mıyım ben :)

    YanıtlaSil
  10. hızınıza yetişemiyoruuummm.tek kelimeyle harikasınızz.
    iyi ğeceler diliyorum.kolay gelsin.

    YanıtlaSil
  11. Muhteşemmmm.... Muhteşemmmm... Düşündüğümden de güzel...ki bu yalnızca bir fotoğraf. Gerçeği benim gördüğümden çok daha güzeldir eminim. Görebilmeyi isterdim. Ellerin dert görmesin.. Güle güle kullan.

    YanıtlaSil
  12. Az önce yazdıklarını tane tane okudum. Neler çektiğini, (küçük parçaları çalışırken bile çileden çıktığım zamanları hatırlıyor olduğum için) çok iyi anlıyorum. Büyük bir iş başardın. Azmine, sabrına hayran oldum. Eserine ise söyleyecek keline bulamıyorum.

    YanıtlaSil
  13. Teşekkür edderim Halime Hanın'cığım, ama baktım da 15 gün sürmüş, pek de hızlı sayılmaz :)

    Gülsüm'cüğüm teşekkür ederim. Valla ben buradayım, duvar süslerim de burada, beklerim :) Hem de nasıl beklerim.

    YanıtlaSil
  14. Çoook beğendim hepsi ayrı bir değer,renklerin ahengi,uyumu valla sabır işi bunlar,gülegüle seyret canım...

    YanıtlaSil
  15. Yok anacım, bu güzelliğe ıslık mıslık yetmez, benim kelime dağarcığım da yetmez... en iyisi gel ben seni bi öpiiiim :)

    YanıtlaSil
  16. Çok teşekkürler Meral Hanım'cığım.

    Banuuu, çok şekersin. Benden de sana okkalı bir muccck.

    YanıtlaSil
  17. Çok güzel oldu çok ne dense az gelir önünüz de saygıyla eğiliyorum

    YanıtlaSil
  18. Aman Nurhan Hanımcığım, estağfurullah. Çok teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  19. Bu gün yüce rabbiniz (ALLAH)için ne yaptınız

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu işler böyle Adsız imzasız yazılarla olmuyor canım. Sen bana adını imzanı açıkça yaz, ben de sana kim için ne yaptığımı, yapacağımı anlatıvereyim. Anlayabilirsen tabii !!!!!

      Sil
    2. Yakında telefonlarımıza da bu tür masajlar gelirse şaşırmayacağım. Akılları sıra Müslümanlara Müslümanlığı öğretecekler. Allah ıslah eylesin ne diyeyim.

      Sil

Hoşgeldiniz. Bir merhaba demeden gitmezsiniz değil mi?